Başkan Mutlu: Konak yıkılarak güzelleşecek, Emniyet Müdürü ile birlikte yıkacağız

Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu Egeli Gazete ve Egeli TV’ye önemli açıklamalar yaptı. Mutlu, “Konak yıkılarak güzelleşecek. Tarihi yapılar için hızlıca bir şey yapmak gerekiyor. Bu böyle üç, beş restorasyonla ayağa kalkacak gibi değil. Bu konuda iddialı geliyoruz. Kamulaştırıp kendi ustalarımızla yapabiliyorsak kendi binamız haline getireceğiz. Hızla tarihi yapıyı ayağa kaldırmak istiyoruz. Tescilli olmayan metruk binaları yıkacağız. Emniyet Müdürüyle de konuştum bunu. O da ‘Yıkıma ben de geliyorum’ dedi. Hukuken ona çalışıyoruz. Açıkça söylüyorum. Tebligatları yapıp yıkacağız” dedi.

ÖNCELİĞİMİZ KENTSEL DÖNÜŞÜM

-İlk Meclis toplantısında çok iddialı bir sözünüz oldu. “Tarihe geçecek bir Konak 
oluşturacağız” dediniz. Bu iddiaya nasıl ulaşacaksınız? Neler yapacaksınız?

Öncelikle Konak’taki ihtiyaçları çıkardık. Neler yapmalıyız, halkın beklentileri neler? Konak’ın ihtiyacı olan yapılacak işleri çıkardık. Öncelikle kentsel dönüşüm. Bunu çok önemsiyoruz. İnsanların her türlü afete karşı güvenli olması için güvenliğin binalardan başlaması gerekiyor. Afete dirençli bir Konak yaratmamız için de kentsel dönüşüm birinci önceliğimiz. İkincisi bu dönüşümle birlikte kaldırımların, yolların yani gündelik hayatta evimizden çıkıp adımımızı attığımız an karşılaştığımız her mekanın tasarlanmış olması. Standartlara uygun yapılmış olması ve temel belediyecilik hizmetlerinden temizliğin sağlanması. Tüm bunları yaptığımızda büyük bir başarıyla hedeflerimize ulaşacağımızı düşünüyorum. 

-Konak’ta başta Gültepe olmak üzere önceki dönemde hazırlanan kentsel dönüşüm projesi var. O projeler devam edecek mi? Yoksa yeni projeler mi yapılacak?

Bugüne kadar yapılmış, yasallaşmış olan planlarla devam edeceğiz. Yeni bir plan süreci bir 5 yıl demek. Buna ne bizim ne de kentlinin sabrı kalmadı. Dolayısıyla bugüne kadar yapılmış olan Gültepe planları, Beştepe planları ve Gürçeşme planlarıyla devam edeceğiz. Bu projelerin şu an parselasyon plan çalışması içindeyiz. Parselasyon planları da tamamlandıktan sonra hızlıca uygulama başlayacak ve bu arada diğer çalışması başlanan planlar da süreç içinde tamamlanıp meclise sunulacak. 

-Seçim öncesi ilk ziyaretinizi Emniyet Müdürü’ne yapacağınızı söylemiştiniz. Bu ziyareti yaptınız mı? Konak’ın daha güvenli hale gelmesi için neler yapılacak?

Emniyet Müdürü beni ziyaret etti. Gerçekten çok güzel bir diyalog ortamımız var Emniyet ile. İletişim halindeyiz. Metruk binaların yıkılmasından parklardaki güvenlik sorununa kadar her aşamayı birlikte yürütüyoruz. Madde kullanımı dahil Emniyet ile beraberiz. Çok da güzel işler yapacağımıza inanıyorum. Sadece Emniyet ile değil Valilik ve Kaymakamlık ile de çok güzel bir iletişim halindeyiz. Ayrıca ilçe protokolü olan müdürlerle keyifli bir iletişim ortamımız var. Bir muhtarımız bir parkın güvenliğiyle ilgili bir durum iletti bize. Biz de Emniyet’e bildirdik ve sorun hemen çözüldü. Sorun olan yerleri anında bildiriyorum. Onlarla iletişim halindeyiz. Onlar kör noktaları, karanlık noktaları bize bildiriyor. Biz oraya hemen aydınlatma sorununu çözecek ekiplerimizi gönderiyoruz. Birlikte çalışıyoruz. 

KONAK’I YIKARAK GÜZELLEŞTİRECEĞİZ

-Konak bir tarih şehri. Ama çok sayıda metruk tarihi yapı var. Onlarla ilgili neler düşünüyorsunuz.

Tarihi yapılar için Valimizle görüştük. Büyükşehir Belediye Başkanımızla da görüştük. Hızlıca bir şey yapmak gerekiyor. Bu böyle üç, beş restorasyonla ayağa kalkacak gibi değil. Bu konuda iddialı geliyoruz. Önümüzdeki hafta ekiplerimiz İstanbul’a gidiyorlar. Miras İstanbul’daki ekiple de görüşecek arkadaşlarımız. Kamulaştırma yapabiliyorsak inşaatını da kendi ustalarımızla kendimiz yapıp kendi binamız haline getireceğiz. Hızla tarihi yapıyı ayağa kaldırmak istiyoruz. 

Onun dışında da yıkacağız diğerlerini. Tescilli olmayanları. Metruk binaları yıkacağız. Emniyet Müdürüyle de konuştum bunu. O da “Yıkıma ben de geliyorum” dedi. Hukuken ona çalışıyoruz. Açıkça söylüyorum. Tebligatları yapıp yıkacağız. Konak yıkılarak biraz güzelleşecek. O metruk binaların içine ekip gönderip çöpleri boşaltıyoruz ama yap yap bitmiyor. Metruk binalar dolu. İçi çöp dolu. Yıkmak dışında bir çözüm yok. Çoğu bölgede var. Yıkılacak onlar.

Estetiği bozan bina eklentileri konusunda da zabıtayı da uyardık. Zabıtaya söylediğim bu işlere başında müdahale edilmesi oldu. Yaptıktan sonra yıktırmak daha zor. En iyisi hiç yaptırmamak. 

-Türkiye’nin pek çok bölgesinde olduğu gibi Konak’ta da ciddi sayıda sığınmacı var. Hatta çok sayıda sığınmacı artık işyeri sahibi de oldu? Bu konuda bir çalışma ya da projeniz var mı?

KEMARLTI’NDA RUHSAT VE HİJYEN DENETİMİ

Sığınmacıların yaşadığı yerlerle ilgili hem Valilik hem de Emniyet güzel çalışmalar yapıyorlar. Sürekli denetim var bu bölgelerde. Zaten denetlenmeden güvenlikten bahsedemeyiz. 

Sığınmacılarla ilgili önceki dönem başlayan bir proje varmış. Yeni bitti. Hatta sertifika törenini yaptık. Göçmenlerin ve Konak’ta yaşayan diğer kadınların birlikte katıldığı dikiş atölyesi. Avrupa Birliği’nden destek almış bir projeydi. Tabii ki devam edecek. Ama düzensiz göç sorununu Hükümetlerin çözmesi gerekir. Biz hiç dahlimiz olmayan bir konuda mağduriyet yaşayan bir bölgedeyiz. Kemeraltı’nda yaptığımız ruhsat denetimlerinde İlçe Tarım Müdürlüğü’nden de destek aldık. Hijyen denetimlerine de başladık. İlk de oradan başladık. Evet geldiniz, evet burada yaşıyorsunuz. Burada dükkan açtınız. Ama bizim kurallarımıza uymak zorunda herkes. Bütün vatandaşlarımız nasıl ruhsat alıyorsa nasıl hijyen denetimlerine tabii tutuluyorsa onların dükkanları da tutuluyor. Biz ancak bunları yapabiliyoruz ama bu konu ülkenin sorunu. 

-Bu kapsamda Konak sınırları içindeki Arapça tabelalar da kaldırılacak mı?

Bizim Genel Başkanımızın da bu konuda açıklaması var. Tabelaların diliyle ilgili bir sorunumuz yok. Sadece oradaki mekanların standartlarıyla ilgili sorunumuz var. O açıdan tabii ki denetleyeceğiz. Ruhsatı olacak. Hijyene uyacaklar. Bütün kurallara uyacaklar. 

Son dönemde kaldırım işgallerine karşı büyük bir seferberliğe başladık. “Kaldırımlar yayalarındır” diyerek güzel çalışmalar yapıyoruz zabıta müdürümüzle birlikte. 

KONAK’TA KADININ SESİ DAHA GÜÇLÜ ÇIKACAK

-Kadınların can güvenliğine yönelik çalışmalarınız var mı?

Geçenlerde yine bir sunum aldık. İzmir maalesef kadın cinayetlerinde önde. Yakışmıyor ama İzmir’de bu kadın cinayetleri çok üst düzeyde. Tabii güvenlik sadece belediyenin görevi değil. Kadınların şiddet görmemesi için sığınma evi, erkek şiddetinden kurtulmak için bugün de açtık zaten psikososyal destek merkezimizi. Biz elimizden geldiğince meslek sahibi yapmak, ekonomik özgürlüklerini kazandırılması, şiddet görüyorsa bize başvurması, bizim sığınma evlerimize geçmesi gibi çalışmalarımız var. Konak da kadının sesi daha güçlü çıksın dedik her zaman. Daha güvenli hissetsin kendini. Zaten toplumsal cinsiyet eşitliğini de kılcallara kadar yerleştirelim dedik. Bu kapsamda İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin Nar Projesi kapsamında muhtarlarımız bir eğitim aldılar. Daha sonra esnafı dolaştık ve “Konak artık şiddete karşı güvenli bir kent olacak” stikırlarını yapıştırdık. 

-Konak’ta uyuşturucu kullanımı da yüksek oranda. Bu konuda Konak Belediyesi’nin yapabilecekleri var mı?

Uyuşturucu konusunu da Emniyet ile çalışıyoruz. Öncelikle uyuşturucunun girişi ve satışının engellenmesi gerekiyor. Biz bu konuyla ilgili gençlere destek olmak, onların iş sahibi olmasını, hobi sahibi olmasını ve spor yapmalarını sağlamak gibi konularda varlık gösteriyoruz. Özellikle yoğun kullanımın olduğu mahallerde aktif olmak için yoğun çaba sarf ediyoruz. Meclis komisyonumuz da bu konuyla ilgili çalışmalara başladı. Maalesef Konak’ta böyle bir sorun var. 

İLÇE BELEDİYELERİNİN BÜTÇESİ KÜÇÜLDÜ

 -Hükümet’in açıkladığı tasarruf tedbirleri Konak Belediyesi’ni nasıl etkileyecek? Hizmeti etkileyecek bir durum olacak mı?

Biz etkilememesi için elimizden geleni yapacağız. Büyükşehir Yasası’nın son değişikliğinden sonra ilçe belediyelerinin gelirleri azaldı. Gelirler ağırlıklı olarak Büyükşehir Belediyesinde toplanıyor. İlçe belediyeleri daha da küçüldü. İller Bankası’ndan gelen pay da azaldı. Dolayısıyla bütçesi küçülmüş ilçe belediyeleriyle beraberiz. Biz kendi içimizde de bir tasarruf tedbiri alıyoruz. Genelgemiz hazır onu yayınlayacağız. Ama ayrıca da gelir arttırıcı çalışmalar içindeyiz. Buna başladık. 

İzmir’de özellikle de Konak’ta yaşlı nüfus konusu da var. Bakıma muhtaç olan yaşlılar var. Onlar için projeniz var mı?

İzmir Büyükşehir Belediyesinin bakımevi projesi var. Biz de Eşrefpaşa Hastanesi’nin başlattığı evde bakım hizmetlerinin bir parçası olabiliriz. Olabildiğince yardıma ihtiyacı olanlara yardımcı olmak istiyoruz. Daha önce İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın Karşıyaka’da başlattığı ve İzmir’e yaymak istediği bir proje var. Evinin basit bir tamirini bile yapamayacak durumda olanlara yardım edip onlara yalnızlığını hissettirmemek. Arada uğrayıp sağlığıyla ilgili yardımcı olmak. Artık tek başına yaşayamayacak aşamadaysa bir bakımevine kaldırmak. Bu da çok büyük bir sorun. Yine aslında belediyelerin doğrudan dahlinin olmadığı ama biraz sosyal belediyecilikte el atması gereken bir konu. Huzurevine hiç bu kadar yatmak isteyen yaşlı olmamıştı. Çünkü çok pahalı bir hayatın içindeyiz. Tek başına yaşıyor ayda 10 bin lira alıyor ve hayatı sürdüremiyor. Kendisine çözüm olarak gördüğü şey bir merkeze gitmek. O da tabii ücretsiz ya da çok düşük ücretli olursa. Çok istiyorlar bunu. Aslında dünyada ağırlıklı olarak gelinen nokta bulunduğu yerde taşınmadan o kişinin bakımını sağlamak en ideal çözüm. Ama bizim ülkemizde ekonomik koşullar nedeniyle herkes bir huzurevine yerleşmek talebinde. Bu çok kısa sürede belediye imkanlarıyla çözülemeyecek bir sorun. Çok talep var. Bizler de bu talepler çözülene kadar evdeki yaşamlarını kolaylaştırmak, destek olmak istiyoruz. Bir de onların gündüz sosyalleşmesini istiyoruz. Onun için merkezler açacağız. Yalnızlık zor. Başka hastalıkları tetikliyor yalnız yaşamak. En azında gündüz oyalanabilecekleri, el becerilerini geliştirebileceklerini bir ileri yaş merkezimiz var. Oradakiler çok keyif alıyor. Bu merkezlerin sayısını arttırmak istiyoruz. 

KARNE ALMAMIZ GÜZEL OLACAK

-CHP Genel Merkezi bu dönem belediye başkanlarına karne vereceğini açıkladı. Hatta Yılmaz Büyükerşen başkanlığında bir kurul oluşturuldu. Bu konuda neler düşünüyorsunuz?

Bu çok güzel bir şey. Ben bunu destekliyorum. Yılmaz Büyükerşen geçen hafta İzmir’deydi. Fikir alışverişi yaptık. Bu yöntem benim başından beri söylediğim bir uygulamaydı. Mimar olmam, mimarlar odasında yöneticilik yapmam nedeniyle kendimi şanslı görüyorum. Biz CHP’li belediyeyiz. CHP’nin kente bakışına göre kentlerle yöneticilik yapmalı belediye başkanları. Beşinci yıl sonundaki memnuniyet anketleri değil sürekli ölçme ve değerlendirme yapıp performans değerlendirmesi yapmadığınız taktirde iyiye doğru gidişi sağlamak mümkün değil. Biz de ölçülüp değerlendirileceğimiz için heyecanlıyız. Karne almamız güzel olacak. Bence çok kıymetli bir durum. 6 ayda bir soracaksınız “Ben çalışıyorum ama nasıl memnun musunuz?” diye kaptırıp girebilirsiniz. Çakıldığınız bir şey varsa anlamazsınız.

Ben meslek odasından geliyorum. Biz direkt meslek odasından geldiğimiz için. Eleştiriyi hiçbir zaman kişisel algılamam. 

HEDEF HER AÇIDAN MUTLU BİR KONAK

-Üreten, üretmek isteyen kadınlar için hangi destekleri ve imkanları sunacaksınız?

İki önemli projemiz var bu konuda. Bir tanesi Avrupa Birliği desteğiyle kurduğumuz dikiş atölyesinden mezun olanlara bir meclis üyemiz hemen iş buldu. Hızlıca onların işe yerleştirilmesi ve dikiş atölyesinin hiç kesintisiz özel sektörle buluşarak oraya kadınların eleman olarak yetiştirilmesi. Çünkü hep söylüyorum. Ben kadınlara güvenceli iş sağlanmasından yanayım. Gidecekler ve sigortalı bir işe gerecekler. Bugün beğenmediğimiz emekli maaşlarını bile alamadan pek çok kadın var. Ve emeklilik günleri de çok çabuk geliyor. 

Diğer projemiz de istihdam ofisi. Önümüzdeki hafta açılışını yapacağız. İstihdam ofisimiz eleman arayanlarla iş arayanları buluşturacak. Bir kariyer buluşması olmayacak bu sadece. Aynı zamanda kurslarla desteklenen sanayinin ya da özel sektörün istediği niteliklere iş arayanları getirmek. Burada da bizden sosyal yardım alanları bu eğitimlere teşvik edeceğiz. Eğitimlere katılıp iş sahibi olmaları için. 

Psikososyal destek tesislerimizin açılışını da yaptık. Orada 4 psikoloğumuz var. Bunlar bizim belediyedeki kendi personelimiz. Farklı müdürlüklerdeydiler. Uzmanlaşmış 4 çalışanımız. Yanlarında hukukçularımız da var. Destek isteyenlere yardımcı olacaklar. 15 yaşın üstünde madde bağımlısı olabilir. Orada evlilik terapistimiz de var. Her açıdan mutlu bir konak hedeflediğimiz için herkesin gidip randevu alarak o seanslara katılabileceği, hiçbir ücret ödemeyeceği bir sistem. Orada sosyolog da önemli. Belki başvuran kişinin sorunu mahalleyi de etkiliyor. Belki biz o mahalleye dönük bir başka proje geliştireceğiz. Ya da dezavantajlı kesimden gelen bir kişiye yardım edeceğiz. 

OLTEN FLARMONİ’YE EGE VE TEPECİK MAHALLESİ DAVETİ

-Konak sınırları içinde Türkiye’nin en büyük Roman mahalleri var. Burada yaşayan dezavantajı kesimler için neler yapacaksınız?

Ege Mahallesi Büyükşehir Belediyesinin gündeminde. Orada da güvenlik sorunu var. Orada çok yetenekli çocuklar var. Onlarla çalışma başlatıyoruz. Olten Flarmoni’den destek istedik. Gelin bizim çocuklarımıza bakın dedik. Birlikte destek olalım. Burada konservatuvara gitmek isteyen çocuklar var. Onlar için neler yapabiliriz diye. 

Ayrıca iş sorunu var. Onu da nasıl aşarız diye bakıyoruz. Daha çok kişi nasıl eğitim alır. Dezavantajlı bir yer. Eşit eğitim almadığında iş konusunda en aşağıdan başlamak zorunda kalıyorlar. Öncelik eğitim o bölgelerde. Yaz dönemi bittiğinde o bölgelerde derslere takviye kursları açacağız. Bunu yapmak gerekiyor. 

-Ne yazık ki devletten en çok sosyal yardım alan kesim Konak sınırları içinde yaşıyor. Konak’ta bu kaderin değişmesi için neler yapacaksınız?

İstihdam projesinde onlara öncelik verip iş sahibi yapmak istiyoruz. Elimizde de hazır listeler var. Bu kişilerin CV’lerini alıp kim iş arıyor? Kim kaç yaşında? Bakalım. Onları eğitelim. Meslek sahibi yapabiliyorsak yapalım. Ben “Yardımlarla yaşamaya alıştılar” anlayışına da katılmıyorum. Bu ekonomik krizde hiçbir yardım hiç kimseyi yaşatmıyor. Yardım alan sayısı çok arttığı için rakamlar da artmıyor. Ülkedeki pahalılık yardımla da yaşanacak gibi değil.  

SATMAYACAĞIZ, KAMULATIRACAĞIZ

-Konak’ta çok az kamusal alan var. Ne yazık ki merkezi hükümet de bazı belediyeler de İzmir’de sürekli kamu alanı satıyor. Sizin bu konudaki tavrınız nasıl olacak?

Bizim zaten satacak da pek bir şeyimiz yok. Olsa da ben eskiden beri kamu arazilerinin satışına karşıyım. Çünkü onun yerine koyacak arazi yok. Konak’ı kullanan sayısı artıyor. Bizim kamu arazilerine ihtiyacımız var. Hiçbir şey satmayacağız. Kamulaştırma yapacağız. Park alanlarını çıkarttık. Nereleri park yapabiliriz ona baktık. Doğrudan girip park yapabileceğimiz sadece 2 park alanı çıktı. Onlara da başladık. Diğerlerinin hepsinin üzerine Park Bahçeler Müdürlüğümüzün notu var kamulaştırma gerekmektedir diye. Kentsel dönüşümü de bu yüzden istiyoruz. Biz oralarda çok heyecanlıyız. Yeni alanlar gelecek bize dönüşümle. 

UYUTMAYACAĞIZ YAŞATACAĞIZ

-Sokak hayvanlarının uyutulması konusunda yasa tasarısı tartışma yarattı. Konak’ta sokak hayvanlarıyla ilgili neler yapacaksınız? 

“Biz uyutmayalım, yaşatalım” diyoruz. Sokak hayvanlarımızı yaşatacağız. Büyükşehri Belediyemizle geçen hafta sahiplendirme şenliği yaptık. Güçlü bir Veterinerlik Müdürlüğümüz var. Mobil cihazlarımız ve araçlarımız da var. Onlarla gidip tedaviyi yapıyoruz. Kısırlaştırma yapıyoruz. Onu arttıracağız. Veteriner Hekimler Odasıyla görüştük. O çalışmayla ve sahiplendirmeyle birlikte yaşatacağız. Kısırlaştırma, bakım ve sahiplendirme asıl çalışmamız olacak. Çok tehlike arz eden varsa zaten onun haberi geliyor. Veteriner Müdürlüğümüz gidip bakıyor ve rehabilitasyona alıyor. Uyutmaya karşıyız. Bundan geri adım atacaklarını düşünüyorum.

Biz İzmir’de can dostları çok seviyoruz. Herhangi bir dükkana girin kışsa da yazsa da içinde bir hayvan yaşar. Köpekler klimanın altında yaşar. Biz böyle seviyoruz. Elbette popülasyonu da denetlemek şart.

İzmir’in kalbi konusunda geçen dönem tartışma çıkmıştı. Bayraklı Belediyesi ile Konak Belediyesi arasında sorun çıkmıştı. Sizin bu konudaki örüşünüz nedir?

İzmir’in kalbi Konak’tır. Konak Meydanı, Kemeraltı ve Kordon kentin merkezidir. Kadifekale, Agora bizde.

Hürol Dağdelen, Mustafa Yılmaz, Efsun Erbalaban Yılmaz, Cemre Yuvarlak, Şükrü Akın, Nilüfer Çınarlı Mutlu özel röportajından