Araştırmacı Yaldız, memnuniyet oranını açıkladı… Soyer aday olsa seçimi kazanır mı?

İntegral Araştırma Şirketi Koordinatörü, Gazeteci Ümit Yaldız, SONSÖZ TV’de, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in adaylığının henüz açıklanmış olmamasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtlayan Yaldız, “Kılıçdaroğlu kurultayda kazanırsa, Tunç Soyer’in başkan adaylığına kesin gözüyle bakabiliriz. Şu anda ortada adı geçen adaylar söz konusu olduğunda söyleyebilirim ki, Tunç Bey’in seçimi kaybedeceğine dair bir bulguya, kendi cephemde rastlamadım. Tunç Soyer’den çok memnunuz diyenlerin oy oranı, yüzde 35’in üzerinde” dedi. ÇERÇİOĞLU’NUN ADAYLIĞININ AÇIKLANMASI GELENEĞE DÖNÜŞTÜ Ümit Yaldız, “Aydın’da Özlem Çerçioğlu’nun adaylığı açıklandı, Tunç Soyer’in adaylığı neden açıklanmadı?” sorusuna şu yanıtı verdi: “Aydın’da Özlem Çerçioğlu’nun başkan adaylığı erken açıklandı. Bu bir geleneğe dönüştü. Geçmişte de öyle oldu. Orada sanıyorum Özlem Çerçioğlu-Bülent Tezcan ikilemi var. Bülent Tezcan, değişimci, orta vadeli hisse senedi alanlardan! Bir sonraki turda İstanbul trenine binecek. İzmir’de böyle bir şey var mı? Tunç Soyer, Kemal Kılıçdaroğlu konusunda net tavır koyan bir siyasetçi en başından beri. Ondan daha net bir tavır koyan başka bir belediye başkanı daha görmedim. İzmir’de değişimci biri var mı? Bildiğim kadarıyla bir Murat Bakan var, birkaç belediye başkanı var” Tunç Soyer’in siyaseten riskleri olsa da Kılıçdaroğlu’nu desteklediğinin altını çizen Yaldız, “Tunç Soyer, İstanbul il başkanlığı seçimlerinin sonucunu görmeden ‘Kemal Kılıçdaroğlu’ dedi. Bu çok önemli bir şey. Kurultayın kazananı Kemal Kılıçdaroğlu olursa, Büyükşehir adayı olarak Tunç Soyer’in atanmasına kesin gözüyle bakabiliriz. Siyasette hiçbir zaman kesin diye bir şey yoktur, az da olsa bir ihtimal vardır. Şu anda Kemal Bey’in yanında olmak aslında riskli bir şey. Orta vadede belki Tunç Bey kendi ayağına sıkmış olabilir. İstanbul treni hareket ettiğinde binemeyebilir. Bugünkü tavrın bir bedeli olabilir. Riskli bir karar aldı, bir tercihte bulundu. Bu durumda Kemal Bey, Tunç Bey’i boşa düşürse, Kemal Bey ayrıca tartışılır. Burada Tunç Soyer seçilebilir mi meselesi var. Tunç Soyer başarılı bir belediye başkanı mı? Aday olsa seçilebilir mi? Ortada Ümit Özlale dışında bir aday olmadığı için bizim bunu, bir araştırma şirketi olarak değerlendirmemiz pek mümkün değil. Ama Tunç Soyer, sanıldığı kadar başarısız, bitik değil; bilhassa 35 yaş altı olan Z kuşağı diye tanımladığımız yerdeki gençlerle İzmir’in kadınlarıyla kurduğu güçlü bir diyalog var. Sorunları olan bölgeler, ilçeler, kesimler var elbette. Belli yapılarla sorunları var. O sorunların, Tunç Soyer’e seçimi kaybettirecek kadar büyük olduğunu düşünmüyorum.  En önemlisi, Tunç Soyer’in kimle yarışacağı önemli. İktidar partisi kimi aday gösterecek, İYİ Parti belki aday değiştirecek!  AK Parti de bu süreçte boş durmadı.  4,5 yıldır Tunç Soyer’i hedef alan açıklamalar yaptılar. Belli kitleler üzerinde etkili oldu. Şu anda ortada adı geçen adaylar söz konusu olduğunda Tunç Bey’in seçimi kaybedeceğine dair bir bulguya, kendi cephemde rastlamadım. Tunç Soyer’den çok memnunuz diyenlerin oy oranı, yüzde 35’in üzerinde.” HALİL ARDA’YI O PAYLAŞIMINDAN DOLAYI KUTLUYORUM Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda’nın “Demokrasinin beşiği CHP’nin Genel Başkan adaylığı için yola çıkan Sayın Özgür Özel’e başarılar diliyorum” şeklindeki paylaşımını ve Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın, Özgür Özel’in safında yer almasını da değerlendiren Ümit Yaldız, şu yorumlarda bulundu: “Halil Arda’yı yaptığı açıklamadan dolayı kutluyorum. Vefalı bir açıklama. Çünkü Özgür Özel, kendisine kefil olmuştu. Nitekim Özel, İyi ki ben Halil Arda’ya kefil olmuşum, demişti. Arda’nın açıklaması, tutarlı bir açıklama. Kendisine ve İzmir’e yakışan bir tavır. Halil Arda da görüyordur, Özgür Özel’in seçim kazanma konusunda ciddi sorunlar yaşayabileceğini…  Riskli ama tutarlı bir açıklama. Bir de Cemil Tugay meselesi var. Kurultayda kim kime oy verecek? Diyelim ki Özgür Özel aday oldu. Sadece Cemil Tugay mı oy verecek Özgür Özel’e? Milletvekillerinin doğal delege olduğunu düşünürsek, Murat Bakan oy verebilir, Deniz Yücel beğeniyormuş o oy verebilir, başka vekiller de oy verebilirler.  Özgür Özel’de, kitleleri heyecanlandıran, arkasından sürükleyecek, güven veren bir lider profili görmüyorum.  Özgür Özel, her siyasi partinin ihtiyacı olan enerjik, hitabeti güzel, mutlaka oyunda olması gereken önemli bir aktör. Lider mi? Henüz değil. Arkasından yürünebilecek bir lider değil, şu an itibariyle. Daha sonraki süreçte lider olarak karşımıza çıkabilir.” CEMİL TUGAY, KURULTAY DELEGESİ OLUNCAYA KADAR ARSLANOĞLU TARAFINDAYDI “Karşıyaka Belediye Başkanı ile ilgili değerlendirmelerde bulunmuştum. Beni şaşırtan şu oldu: Cemil Tugay’ın, il kongresinden önce Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleyen konuşmalar yaptığını söylediler. Cemil Tugay’dan aldığımız gazla gittik, Şenol Arslanoğlu’na oy verdik, dediler. Cemil Bey, kurultay delegesi seçilinceye kadar Kemal Kılıçdaroğlu yanlısı olarak göründü. Bunun aksine bir açıklaması, tavrı yok. İçeri girdikten sonra rengini değiştirdi. Bu ona siyaseten başka anlamlar, başka sıfatlar yükler. Bir kısmı, burada söyleyemeyeceğimiz sıfatlar olabilir. Kurultay delegesi seçildikten sonra o adaya, bu adaya oy vermesi kendisini bağlar. Demokratik hakkıdır. Ama bir irade beyan etmemiş olsaydı! Cemil Bey, Özgür Özel yanlısı bir açıklama yapmış olsaydı, Şenol Arslanoğlu listesine girebilir miydi? Kesinlikle giremezdi. Demek ki Arslanoğlu’nun listesine girmek için gerçek düşüncesini gizledi. Bu süreç onu Truva atı yapar. Bir TV’de şunu söylemiştiniz (Fatih Yapar’ı işaret ederek...) : İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Kemal Kılıçdaroğlu’na giderek İzmir’de istediğim tek ilçe belediye başkanı Cemil Tugay’dır, dediğini açıkladın. Bu da zaten kamuoyuna yansımıştı. Demek ki Cemil bey iki şey görmüş olabilir. Birincisi, o gün kendisini belediye başkanlığına getirenlerin bugün aynı güçte olmadığını görmüş olabilir. İkincisi; o gün kendisini belediye başkanlığına taşıyan kişilerin, artık kendisini buraya taşımayacağını görmüş olabilir. Üçüncü bir olasılık göremiyorum. Çok başarılı, efsane bir belediye başkanlığı yapmış olsanız, Karşıyaka halkı sizi bağımsız aday olarak da seçecek olsa, hiç tavır geliştirmenize gerek kalmaz. Araştırmalarda da zaten bunu göremiyorum. Karşıyaka halkı, Cemil Tugay’ı 10 numara 5 yıldız bir yere koymuş değil. Karşıyakalılar için Cemil Tugay diye bir siyasi aktör var mı yok mu, ölçemiyorum.” EKONOMİK GÖSTERGELER KÖTÜYKEN AK PARTİ’DE ADAY BOLLUĞU HAYRA ALAMET DEĞİL AK Parti’deki aday bolluğunu da değerlendiren Ümit Yaldız, “Ekonomik göstergeler bu kadar olumsuzken, AK Parti’deki bu aday bolluğu hayra alamet değil. Bu ancak muhalefetin yetersizliğiyle açıklanabilir” ifadesini kullandı: “Eşyanın tabiatına aykırı bir durum var. 22 senelik bir iktidar var. Öyle ya da böyle yorgun. Biz bu programı ekonomi gündemiyle açsaydık, diğer meselelere giremeden bir saatte biterdi. Çünkü ekonomik açıdan tablo hiç de iç açıcı değil. Her geçen gün daha da kötümser bir tarafa gidiyor. İşverenlere ciddi yükler biniyor, dar gelirliler, emekliler, zam zam diye inliyorlar. Öğrencilerin barınma sorunları var. Geçen yıldan kalan sorunların hiçbiri çözülmüş değil. Ekonomi yönetimi, daha rasyonel yönetiliyor ancak ekonomistler, ekonomi o kadar çok hastalanmış ki, hangi doktor gelse, hangi ilacı verse, çare olamaz, diyorlar. Ekonomik göstergeler bu kadar olumsuzken AK Parti’deki aday bolluğu hayra alamet değil. Bu ancak muhalefetin yetersizliğiyle açıklanabilecek bir durumdur. Muhalefet, demek ki AK Parti’deki tablodan daha içler acısı halde. İktidar partisindeki tablo, görece daha umut verici ki, ortada bu kadar çok aday var. Ticaret Odası başkanının, Sanayi Odası başkanının, rektörlerin, milletvekillerinin adları geçiyor. Şebnem Bursalı var, Ceyla Bölünmez Çankırı var. Bakarsınız Alpay Özalan da aday olur! Atilla Kaya’nın adı geçiyor. Mehmet Kasapoğlu konuşuluyor. Hamza Dağ, baştan beri konuşuluyor. AK Parti’deki bu aday bolluğu, burada hala umutların kesilmediği anlamına gelir. AK Parti’deki kariyer yolculuğu kaybetmişler açısından değişkenlik gösteriyor. Diyelim ki bugün İzmir Büyükşehir adayı olarak buradasınız, yarın kaybetseniz bile bakan olabilme ihtimaliniz var, bir kurulda görev alma ihtimaliniz var. AK Parti, çarkının içine aldığı kişileri kolay kolay sistemin dışına atmıyor, bir şekilde değerlendiriyor. Bu da oradaki cazibeyi artırıyor. AK Parti içinde, bir kariyer planlaması için de bir basamak olarak düşünenler de vardır muhakkak, aday olarak... Kişisel anlamda çıtayı yükseltmek isteyenler de vardır. Tabii ki bu durum hepsi için geçerli olamaz.” (Egedesonsöz)