1. Anasayfa
  2. Haberler
  3. Asayiş
  4. Urla Kent Konseyi anketinden çıkan sonucu CHP Belediye Başkan Aday Adayı Mercan Açıkladı: Halkın yüzde 85’i en önemli sorunu “şeffaflık” olarak görüyor

Urla Kent Konseyi anketinden çıkan sonucu CHP Belediye Başkan Aday Adayı Mercan Açıkladı: Halkın yüzde 85’i en önemli sorunu “şeffaflık” olarak görüyor

Cumhuriyet Halk Partisi Urla Belediye Başkan Aday Adayı Avukat Şehrazat Mercan Egeli TV’de önemli açıklamalarda bulundu. Mercan, “Bizim Urla Kent Konseyi’nin 2 ay önce yaptığı bir anket çalışması var. ‘Urla’nın öncelikleri’ diye belirli sorular var. Aslında ben farklı şeyler bekliyordum, istatistik okuduğum için öngörülerime güvenirim. Ama bu kez şaşırdım. Urlaların yüzde 85 beklentisi ne biliyor musunuz? Şeffaflık. Urla Belediyesindeki kayyumun da etkisi var. Yaşadığımız seçimlerin de etkisi var. Urlalıların birinci talebi şeffaflık. Bu anketin raporlaması ve çözümlemesini alacağım. Onlar bize ışık tutacak. İnsanları anlamamız lazım” dedi.

  • | Son Güncelleme:
  • | Egeli Gazete
Player yükleniyor...
https://youtu.be/V1_25ZHElfU?si=Yi9t_1rX47aooKAE MUSTAFA YILMAZ/EGELİ GAZETE-Cumhuriyet Halk Partisi Urla Belediye Başkan Aday Adayı Avukat Şehrazat Mercan Egeli TV’de önemli açıklamalarda bulundu. Mercan, “Bizim Urla Kent Konseyi’nin 2 ay önce yaptığı bir anket çalışması var. ‘Urla’nın öncelikleri’ diye belirli sorular var. Aslında ben farklı şeyler bekliyordum, istatistik okuduğum için öngörülerime güvenirim. Ama bu kez şaşırdım. Urlaların yüzde 85 beklentisi ne biliyor musunuz? Şeffaflık. Urla Belediyesindeki kayyumun da etkisi var. Yaşadığımız seçimlerin de etkisi var. Urlalıların birinci talebi şeffaflık. Bu anketin raporlaması ve çözümlemesini alacağım. Onlar bize ışık tutacak. İnsanları anlamamız lazım” dedi. KATILIMCILIK ANLAMINDA DA ŞEFFAFLIK OLMALI Mercan, “Evet ben de Urla’da yaşıyorum. Ben biraz zor bir bölgesinde yaşıyorum. Çok geç keşfedilen ama benim iklimine çok güvendiğim İçmeler’de yaşıyorum 25 yıldır. Çok beklentilerimiz var. Aday belirleme çalışmaları, belediye çalışmaları, hepsinin şeffaf olmazı lazım. Şeffaflığı sadece bilinme anlamında değil, katılımcılığı da sağlamak gerekir. Artık herkes, sokakta ki vatandaş da siyasete katılmak istiyor. Vatandaş katılımcılık bekliyor, demokrasi bekliyor. Şeffaflıktan benim çıkardığım bu” ifadelerini de kullandı.   -Herkes Urla’yı konuşuyor. 47 Belediye Başkan Aday Adayı başvurusu var. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? Benim bildiğim kadarıyla Çeşme’ye 5, Karaburun’a 4 Başkan Aday Adayı başvurusu oldu. Nüfusa oranladığımızda Urla için belki 10 başvuru olabilirdi ama niye 47? Urla için başvuran aday adaylarının üçte ikisini tanımıyorum ve isimlerini yeni duydum. Ancak 20 kişinin ismini bilebilirim. Tabii herkesin bir iddiası, arzusu ve hayalleri var Urla’yla ilgili. Ben Urla’da yaşıyorum. Urla’yı da bilmeden Urla’yla ilgili nasıl hayal kurabilir insan bilmediği yerle ilgili. Bu sorunun cevabını kendilerine bırakıyorum. URLA’NIN İLK PLANLARININ YAPILDIĞI GÜNLERDE BELEDİYENİN AVUKATIYDIM -Urla’da yaşadığınızı söylediniz. Sizin Urla için hayalleriniz ne? Ben Urla’ya geldiğimde çok genç bir öğretmendim. Çok genç yaşta Bademler Köyü’ne atanmıştım. Bademler Köyü’ne iki şeyi çok merak ederek gittim. Biri rahmetli Mahmut Türmenoğlu’nu. İkincisi de Susuz Yaz filminin çekildiği köyü. Çok kültürlü bur köy. Bütün bunları merak ederek gitmiştim. O zaman öğrenciydim. Hem İktisat Fakültesi’nde okuyordum hem de öğretmenlik yapıyordum. İktisat Fakültesi’nde okurken Hukuk Fakültesi’ne geçtim. Benim için Bademler Köyü’ndeki 3 yılım rüya gibi geçti. Zaten 12 Eylül’den sonra bizi sürdüler. Yerimizi değiştirdiler o yüzden bırakıp gittim. Urla’nın Özbek Köyü’nde de 1 yıl öğretmenlik yaptım. Sonra Urla Merkez’de Atatürk ve 12 Eylül ilkokullarında öğretmenlik yaptım. Sonra da öğretmenlik görevimden istifa ederek avukatlık stajıma başladım. Bülent Baratalı Urla’da 12 Eylül darbesinden sonra başkanlık görevinden alınmış avukatlık yapıyordu. Bülent abi çok iyi bir avukattı. Onun stajyeriydim. Bülent abi tekrar Urla Belediye Başkanlığı’na seçildi. Ben de 2 aylık avukattım ve büromu yeni açmıştım. Bülent abi bana telefon etti ve “Şehrazat ben belediye başkanı oldum. Sen de geliyorsun belediyenin hukuk danışmanı oluyorsun ve benim büromu da sana bırakıyorum” dedi. Bu aslında müthiş bir fırsatmış. Önüme çok güzel bir imkan açılmış. Şimdi daha iyi değerlendirebiliyorum. Çok hızla Urla’yı öğrenmeye başladım. Hemen hemen Urla’nın ilk planlarının yapılışından beri ben belediyenin avukatlığını yaptım. KENT KONSEYİNİN ANKETİNDE URLALARININ EN BÜYÜK SORUN OLARAK ŞEFFAFLIĞI GÖRDÜĞÜ ÇIKTI -Urlalar şu anda ilçenin en önemli sorunu olarak neyi ya da neleri görüyor? Bizim Urla Kent Konseyi’nin 2 ay önce yaptığı bir anket çalışması var. ‘Urla’nın öncelikleri’ diye belirli sorular var. Aslında ben farklı şeyler bekliyordum, istatistik okuduğum için öngörülerime güvenirim. Ama bu kez şaşırdım. Urlaların yüzde 85 beklentisi ne biliyor musunuz? Şeffaflık. Urla Belediyesindeki kayyumun da etkisi var. Yaşadığımız seçimlerin de etkisi var. Urlalıların birinci talebi şeffaflık. Bu anketin raporlaması ve çözümlemesini alacağım. Onlar bize ışık tutacak. İnsanları anlamamız lazım. Evet ben de Urla’da yaşıyorum. Ben biraz zor bir bölgesinde yaşıyorum. Çok geç keşfedilen ama benim iklimine çok güvendiğim İçmeler’de yaşıyorum 25 yıldır. Çok beklentilerimiz var. Aday belirleme çalışmaları, belediye çalışmaları, hepsinin şeffaf olmazı lazım. Şeffaflığı sadece bilinme anlamında değil, katılımcılığı da sağlamak gerekir. Artık herkes, sokakta ki vatandaş da siyasete katılmak istiyor. Vatandaş katılımcılık bekliyor, demokrasi bekliyor. Şeffaflıktan benim çıkardığım bu. -İzmir’de çevreci bir avukat olarak biliniyorsunuz. Bu konuda çok mücadeleleriniz var. Urla’nın çevre ile ilgili sorunları neler? Bir kere tarım arazilerini çok kaybediyoruz, gidiyor. Bir yere talep varsa o talebe uygun ama belirli kriterleri de koyarak planlama yapmazsanız, doğru yerleri konut ve gelişim alanı olarak belirlemezseniz farklı durumlar oluyor. Parası yettiği kadar gidip bir tarla alıyor. O tarlada tarım yapacağım diye izinleri alıp villa yapıyor. Böyle olunca da tarım arazilerini kaybediyoruz. Hem bu yönüyle hem de şu anda en ucuz evin kirasının 15 bin lira olduğunu düşünerek projeler üretmeliyiz. Kuaförde bir çırak kızımız, “Ben Yaka Mahallesi’nde çok eski 1+1 eve 15 bin lira ödüyorum” diyor. Bu durum Urla’da çalışan memurları, devlet görevlilerini çok acıtan ve sıkıntıya sokan bir şey. Buraya gelmeden önce Eğitim-Sen Başkanı ile görüştüm. “Bunları lütfen mutlaka dile getirin” dedi. Urla’daki öğretmenler “Kiralık ev bulamıyoruz, geçinemiyoruz, sıkıntıdayız” diyorlar. O zaman ne yapacağız? Bizim aslında bu düzensizliği düzene koyacak bir plan yapmamız gerekir. Biliyorsunuz ilçe belediyelerinin parselasyon planları dahil bütün işleri Büyükşehir Belediyesi’nin onayıyla oluyor. Hizmet götürülmesi yine bütçe ve Büyükşehir’e bağlı. Ben de Büyükşehir Belediyesi ile uyum içinde doğru alanları planlayarak bu konut sorununa acil çözüm bulmamız lazım. Urla’da böyle uygun yerler var. Biz biliyoruz. Ben şu anda aday adayıyım. Aday olayım ben tabloyu önünüze koyarım. Şuralada hakikaten bir planlamayla konut üretebiliriz derim. Bunun örneği oldu. Urla’da Bin Konutlar var. Bülent Baratalı’nın belediye başkanlığı döneminde yapıldı. Bence de orası doğru bir yerdi. Şehirden kopmayan, şehrin hemen bitişiğinde bir alandı. Ama şimdi her şey değişiyor tabii. İnsanlar daha küçük evlerde yaşamayı tercih ediyor. Sosyal donatıya bakıyor. Doğal gaz gelsin istiyor, yolları düzgün olsun istiyor. Ben de istiyorum. Bizim bölgemizde haftada en az üç gün planlı elektrik kesintisi var. Sabah 10.00 akşam 17.00 arası elektrik kesintisi oluyor. Bir de plansız olanları var. Aniden gidiyor elektrikler. Urla’nın çok ciddi bir elektrik sorunu var. Özellikle bizim İçmeler’den başlayıp Yağcılar, Kadıovacık, Barbaros, Birgi, Bozalan, Uzunkuyu ve Zeytinler yani batı köyleri tarafında elektrik şirketlerinin alt yapıyla ilgili çok ciddi sıkıntıları var. Uzun süredir de altyapı bakım çalışmaları devam ediyor. Bunun bir zamanı vardır artık. Senin bir an önce burayı yapıp, düzeltip, bitirmen gerekir. Belediye başkanısın elektrik şirketinden ‘Sana ne’ diyemezsin. Bir belediye başkanı o kentin şehri eminidir. Ona güvenilir. Her şey için ona gelirler. “Elektrik için şirketle niye görüşmüyorsun?” derler. Zaten elektrik daha önce belediyelerdeydi. 1980’li yılların sonlarına doğru özelleştirilip şirketlere devredildi. Urla’da 4 yıllık olağanüstü bir dönemin de etkisiyle sorunlar birikti. Çok güçlü, bütün herkesi buluşturacak tüm bu sorunlara İzmir Büyükşehir Belediyesi ile birlikte çözüm bulacak bir belediye başkanı lazım. -Urla için anlatacağınız projeler var mı? Bizim ulaşım sorunumuz var. Bizim inanılmaz derecede otopark sorunumuz var. Belediyenin arkasında yapılan bir 1/1000’lik plan çalışması var. Bu plan çalışmasında açılan davada yürütmenin durdurulması kararı verildiğini biliyoruz. O karar henüz elimize geçmedi. Yeni bir karar. Buna bakacağız. Ama aday olursam şunu kesinlikle söz vermek isterim. Şu anda belediyenin hizmet binası riskli yapı. Bir an önce boşaltılması lazım. Yürütmesi durdurulan planda arkadaki alan kısmen dükkan yapımı için ayrıldı. Urla merkezde zaten çok dükkan var. Meydan AVM denilen yer var. Kendi eski çarşımız var. Oralarda restorasyon çalışması yapılıp sürekli iş yerleri açılıyor. Bizim iş yerinden ziyade boş alana ihtiyacımız var. Benim gönlümden geçen aşağıya iki kat otopark üstüne belediye binasını geriye çekip orada alanı açarak bir yer kazanabiliriz. -Siz CHP’nin deneyimli isimlerinden birisiniz. Partide Yüksek Disiplin Kurulu Üyeliği yaptınız. Herkesin merak ettiği bu aday belirleme süreci nasıl olacak? Bu konuda kafalar çok karışık. Bu konuda Ankara’da Genel Merkez de çok karışık. Burası da karışık. Ön seçim diyenler var. Ben 1999’de parti baraj altında kaldığında il yönetimindeydim. Burada Kurultay yapıldıktan sonra rahmetli Tarhan Erdem Genel Sekreterdi. Altan Öymen de Genel Başkan’dı. Onlar bir şey yaptılar. Süre tanıdılar. Bütün üyeleri çağırdılar. Gelin aidatınızı ödeyin. Kendi nüfus cüzdanınızla bizzat gelin. Kaydınızı yenileyin ve üyeliğinizi güncelleyelim. Benim bürom o zaman Konak’taki TİBAŞ İşhanı’ndaydı. Aynı binanın 3 ya da 4’üncü katında da İl Başkanlığı ve Konak İlçe Başkanlığı vardı. Bana haber verirlerdi. Kaynanasıyla iki gelin geldi. Hadi sen de gel ve imzaları yetkili olarak at derlerdi. İnsanlar koşarak geldiler. Üye kayıt yenilemeleri yaptılar. O dönemde baraj altında kalması nedeniyle CHP’ye Atatürk’ün partisine bu yapılmamalı dediler. Çok büyük hareketti o. Bizim üye kayıt yenilememizi yapabilecek zaman olmadı. Çünkü Kurultay yeni yapıldı. Arkasından hemen bir yerel seçim sürecine girildi. Ama illa ki herkesi ikna edecek bir yöntem bulunmalı. Ben bunu bilemem. Şu anda ben görevli değilim. Kimi yerde ön seçim yaparsanız. Kimi yerde eğilim yoklaması yaparsanız. Kimi yerde anket yaparsınız. Kimi yerde hepsini yapar karıştırır içinden şu çıktı dersiniz. Toplum buna ikna olur. Bunu şeffaf bir şekilde yaparsanız, güven veren bir şekilde yaparsanız bu aşamaları geçeriz diye düşünüyorum.  

YORUMLAR

Bu habere henüz yorum yapılmamış.İlk yorum yapan sen ol...

Yorum Yap

Bu Alan Boş Bırakılamaz
Bu Alan Boş Bırakılamaz
Yorum Yapma Şartlarını Kabul Etmediniz