1. Anasayfa
  2. Haberler
  3. Türkiye
  4. Dink cinayeti davası: Anayasayı ihlalden yargılanan tutuklu sanığa tahliye

Dink cinayeti davası: Anayasayı ihlalden yargılanan tutuklu sanığa tahliye

Genel yayın yönetmeni olduğu Agos gazetesi önünde öldürülen Hrant Dink cinayetinde 11 azmettirici ve emniyet görevlisinin ‘anayasayı ihlal’ ve ‘örgüt adına suç işleme’ yargılandığı yeni davanın ikinci duruşması bugün görüldü. Duruşmada 2015’ten bu yana tutuklu olan emniyet müdürü Ramazan Akyürek savunma yaptı. Davanın tek tutuklu sanığı olan dönemin Trabzon TEM şube müdürlüğü görevlisi Adem Sağlam da adli kontrol şartıyla tahliye edildi.

  • | Son Güncelleme:
  • | Egeli Gazete
Player yükleniyor...
İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya azmettiriciler Erhan Tuncel, Yasin Hayal, Zeynel Abidin Yavuz, emniyet müdürleri Ramazan Akyürek ve Ali Fuat Yılmazer ile dönemin Trabzon TEM şube müdürlüğü görevlisi Adem Sağlam Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Adem Sağlam tutuklu olarak cezaevinde bulunurken, diğer sanıklar hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor. Duruşmada savunma için ilk söz hakkı cinayetin tasarlandığı Trabzon’da o dönem emniyet müdürü olan, cinayetin işlendiği sırada da Emniyet İstihbarat Daire Başkanı olan Ramazan Akyürek’e verildi. Akyürek, Mart 2021’de ana davada ‘tasarlayarak kasten adam öldürmek’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘resmi belgeyi yok etmek’ suçundan ise beş yıl yedi ay 15 gün hapis cezasına çarptırılmıştı. Akyürek, sözlerine Dink ailesinin geçtiğimiz Nisan ayında yaşamını kaybeden avukatı Hakan Bakırcıoğlu’nun ailesine bağ sağlığı dileyerek başladı. Akyürek, savunmasında İstanbul Emniyet İstihbarat Şube Müdürlüğü, kendisinden sonra görev alan Trabzon emniyet görevlilerini ve Trabzon jandarmasını suçladı.

‘İstanbul istihbarat cinayetin işlenmesini bekledi’

İstanbul emniyetini cinayetten önce somut tehditle ilgili olarak uyarılmalarına karşın önlem almamakla suçlayan Akyürek, şöyle konuştu: “İstanbul emniyeti konuyla ilgili bilgilendirilmiş olmasına karşın Dink için koruma önlemi almamıştır. Bilgiyi cinayetten 11 ay önce almışlardır. İstihbarat daire başkanı olduğum süreçte Ermeni vatandaşlarla ilgili önlem alınması için Trabzon ve İstanbul da dahil olmak üzere 81 ile resmi yazı yazılmıştır. Cinayetin işlenmesini bekleyen istanbul istihbarat şube müdürü Ahmet İlhan Güler, yardımcısı Bülent Köksal ve emniyet müdürü Celalettin Cerrah’tır.” O dönem yazar Orhan Pamuk’un da Hrant Dink’le aynı suçlardan yargılandığını aktaran Akyürek, Ahmet İlhan Güler’in somut bir tehlike olmamasına karşın beş gün içinde Pamuk’a koruma verdiğini hatırlattı. Akyürek, bu uygulamanın yapılması gerekenin ne olduğuyla ilgili somut bir örnek olduğunu söyledi.

Hayal İstanbul’da takip altındaydı

Akyürek, cinayetten önce Yasin Hayal’in İstanbul’a gelip Ümraniye’de kalmasının da İstanbul emniyetinin takibinde olduğunu hatırlattı ve şunları söyledi: “Mülkiye müfettişleri de İstanbul istihbaratıyla ilgili olarak Yasin Hayal’ın Ümraniye’de kaldığı yerle ilgili sahte rapor hazırladıklarını tespit etmiştir. İstanbul’un Anadolu yakasına hiç uğramadıkları, sistemde böyle bir rapor olmadığı polislerin cep telefonu sinyalleriyle ortaya çıkmıştır. İstanbul istihbarat şube müdür yardımcısı Bülent Köksal bu davada hiç sanık olmadı. İstanbul emniyetinin ihmali davranışları ortadadır. Görevlerini ihmal etmeselerdi Dink hayatta olabilirdi.”

‘Ali Öz evinde, Metin Yıldız görevde’

Akyürek, Trabzon jandarmasının da cinayetin tasarı aşamasından haberdar olduğunu anımsattı ve şöyle konuştu: “Trabzon jandarmada Dink’in öldürüleceği bilgisine sahip olmayan yoktur. Cinayet tarihine kadar bu durumu adli ve idari makamlara iletmemişlerdir. Trabzon jandarma istihbarat şube müdürü Metin Yıldız, cinayetle ilgili raporu cinayetten hemen sonra elde edilmiş gibi oluşturmuştur. Jandarma vereceği yalan bilgiyle ilgili bilgilendirilmiştir. Söyleyecekleri alay komutanı Ali Öz tarafından denetimden geçirilmiştir. Şu an Ali Öz evinde, Metin Yıldız görevde, ben de hapisteyim.” Ramazan Akyürek, Trabzon jandarmasıyla ilgili suçlamalarına devam ederken mahkeme başkanı Ferhat Şahin, onları suçlamasının bu davanın konusu olmadığını, onlarla ilgili yargılamanın devam ettiğini söyleyerek Akyürek’i savunmasını toparlaması için uyardı. Kendinden sonra göreve gelen Trabzon emniyet görevlilerini de suçlayan Akyürek, şunları söyledi: “Emniyet müdürü Reşat Altay, emniyet istihbarat şube müdürleri Faruk Sarı ve Engin Dinç ile istihbarat şube görevlisi Ercan Demir’in ifadelerine göre, Erhan Tuncel cinayetten altı ay öncesinden itibaren sağlıklı bilgi getirmemeye başlamıştır. Buna karşın bu kişiler hakkında beraat kararı verilmiştir.”

‘Güler’in yeri istihbarat zaafından değiştirildi’

Akyürek, duruşmanın öğleden sonraki kısmında da savunmasına devam etti. Mahkeme heyetinin üyesinin öğleden sonra değiştiği gözlendi. Akyürek, Ahmet İlhan Güler’in tasfiye edilmesi suçlamasıyla ilgili o dönem İstanbul’da Cumhuriyet gazetesinin üç kere bombalı saldırıya uğramasını hatırlattı ve bunun gibi istihbarat zaaflarından dolayı Güler’in görev yerinin değiştirildiğini söyledi. Akyürek, ‘samimi gayretinin karşılığının dosyadaki belgeler’ olduğunu belirterek “Hiçbir zaman darbeyle işim olmadı. 9 yıldır cezaevinde olduğum halde 16 yıl önce yaşanan bu cinayetin darbeyle ilgisi varsa da bilmiyorum” dedi. Akyürek savunmasını tamamladıktan sonra mahkeme başkanı Ferhat Şahin, Akyürek’e Erhan Tuncel’in yardımcı istihbarat elemanı olarak işe alınmasını sağladığını, istihbarat daire başkanı olarak da bu görevi sonlandıran kişi olduğunu hatırlattı. Başkan Şahin, bu hatırlatmadan sonra daire başkanıyken cinayetle ilgili istihbarat raporu önüne geldiğinde neden önlem almadığını sordu. Akyürek de “Trabzon bunun Hrant Dink’le ilgili olduğunu yazmamış, bunu bilsem Yasin Hayal ismi bana bir şey hatırlatırdı. Ne Hayal’in ne de Dink’in ismi geçiyordu bu istihbarat raporunda” dedi.

‘Bugün FETÖ, yarın Süleymancılar’

Akyürek’in savunmasından sonra savunma sırası sanık Ahmet İskender’e geçti. İskender, cinayetin tasarlandığı Trabzon Pelitli’de kırtasiye dükkanının sahibiydi. Yasin Hayal ve Ogün Samast’ın da sık sık uğradığı dükkanda Hayal silah saklamıştı. İskender, savunmasında “Yasin Hayal kapı komşumdu, beraber büyüdük. Bu işin arkasında bugün FETÖ var diyorlar, yarın Süleymancılar var derler. Benim FETÖ’yle ilgim yok” ifadelerini kullandı. İskender’den sonra Dink ailesi avukatlarından Hülya Deveci, dönemin Trabzon TEM şube müdürlüğü görevlisi Adem Sağlam’a soru sordu. Deveci, il emniyet asayiş toplantılarının ne şekilde düzenlendiğini sordu. Sağlam, aylık olarak yapılan bu toplantılara MİT ve il emniyetten gelen başlıkların da yollandığını söyledi. Bu toplantının tutanağının ilgili birimlere yollandığını aktardı. 16 aydır tutuklu olduğunu aktaran Sağlam, darbe girişiminden sonra açığa alındığını ve tutuklandığını belirtti. Sağlam, tahliyesini talep etti. Duruşmanın sonunda Erhan Tuncel, söz alarak Yasin Hayal’in kendisinden az ceza aldığını hatırlatarak “Bu bir kurgu mu? Yoksa Yasin’i cezaevinden çıkarıp eylem mi yaptıracaklar” diye sordu.

Tek tutuklu sanığa tahliye

Mahkeme, diğer sanıkların savunmasının bir sonraki duruşma alınacağını duyurdu. Firari emniyet görevlileri Faruk Sarı ve Yahya Öztürk hakkındaki yakalama kararlarının devamına hükmeden heyet, tutuklu sanık Adem Sağlam’ı yurt dışı çıkış yasağı ve karakola imza şartıyla tahliye etti. İddianamede Sağlam’a ‘kasten öldürme’, ‘Anayasayı ihlal’, ‘ihmali davranışla kasten öldürme’, ‘örgüt üyeliği’ suçlamaları yöneltiliyordu. Bir sonraki duruşma 6 Aralık saat 10.00’da yapılacak.

Ne olmuştu?

Ermeni gazeteci ve yazar Hrant Dink 19 Ocak 2007’de yayın yönetmenliğini yaptığı Agos’un İstanbul’un Şişli ilçesindeki eski binasının önünde suikaste kurban gitmişti. Hrant Dink cinayetinde kamu görevlilerinin yargılanmasına Nisan 2016’da başlanmış, dava kapsamında tetikçi ve azmettiricilerin dosyası Temmuz 2019’da ayrılmıştı. Dosyası ayrılan tetikçi ve azmettiricilerin davasında Erhan Tuncel 99 yıl altı ay, Yasin Hayal yedi yıl altı ay, Ogün Samast ise iki yıl altı ay hapis cezasına çarptırılmıştı. 76 sanıklı ana davaysa Mart 2021’de hükme bağlanmıştı. Mahkeme, kurduğu hükümde bugün ikinci duruşması görülen yeni davanın sanıkları hakkında ‘Anayasayı ihlal’ ve ‘FETÖ üyeliği’ suçlarından suç duyurusunda bulunulmasına hükmetmişti. Mahkeme, hükmü açıklarken başkan Akın Gürlek’ti. Gürlek, bu görevinden sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararıyla Adalet Bakan Yardımcısı yapılmıştı. Gürlek, adalet bakan yardımcısı olmadan önce ismini tutuklu HDP eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, HDP’li eski milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi avukatlara verdiği hapis cezalarıyla CHP Milletvekili Enis Berberoğlu hakkındaki Anayasa Mahkemesi kararını uygulamamasıyla duyurmuştu. Bahsi geçen davalarda Gürlek’in heyetinde yer alan üye hâkim Ferhat Şahin, İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin başkanlığını yapıyor. Bugün ikinci duruşması görülen yeni davanın İstanbul başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamesinde dönemin Emniyet istihbarat daire başkanı Ramazan Akyürek, emekli İstanbul istihbarat şube müdürü Ali Fuat Yılmazer, dönemin Trabzon Emniyet istihbarat şube müdürü Faruk Sarı, dönemin Trabzon TEM şube müdürlüğü görevlileri Adem Sağlam ve Yahya Öztürk ve cinayetin azmettiricileri Erhan Tuncel, Yasin Hayal, Ahmet İskender, Ersin Yolcu, Tuncay Uzundal ve Zeynel Abidin Şahin şüpheli olarak yer alıyor.

YORUMLAR

Bu habere henüz yorum yapılmamış.İlk yorum yapan sen ol...

Yorum Yap

Bu Alan Boş Bırakılamaz
Bu Alan Boş Bırakılamaz
Yorum Yapma Şartlarını Kabul Etmediniz